Yüce Rabbimiz bizlere neyi yasaklamış ve neyi emretmişse muhakkak o şeyde bizim için birçok menfaatler, gördüğümüz veya göremediğimiz birçok faydalar vardır. Bu gün sizlere insanlık tarihi boyunca hemen hemen her toplumda farklı şekillerde de olsa var olan, içinde var olduğu topluma ve o toplumun bireylerine birçok yönden zarar veren, bu sebeple de Rabbimizin yasakladığı bir davranışlardan biri olan kumardan bahsetmek istiyorum.
Allah (cc) Mâide Suresi’nin 90 ve91. Ayetlerinde bizlere şöyle buyuruyor. “Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar) ve şans okları birer şeytan işi pisliktir. Onlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan, şarap ve kumar yoluyla aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak istiyor. Artık -bunlardan- vazgeçtiniz değil mi?” Ayet-i Kerimde art arda zikredilen iki kötü davranış şarap ve kumar toplumlarda köklü bir şekilde yerleştiğinde, insanlarda alışkanlık haline geldiğinde kişilerin bunlardan yakasını kurtarması çok zor, sıkıntılı ve zaman alan bir süreci kapsıyor. Nitekim Kur’an’da bu iki kötü davranışın yasaklanmasının tedricen yani aşama aşama gerçekleştiğini görüyoruz. Kişide yol açtığı zararlara ve kayıplara rağmen kişinin kumar oynamaya devam etmesine sebep olan faktörlerin belirlenmesi için yapılan araştırmaların bulgularında en önde geleni kişinin kolay yoldan para kazanma arzusu. Bunun yanı sıra eğlenme ve heyecan arayışı, sosyalleşme veya hayatındaki olumsuzluklardan kaçınma arzusu var. Modern zamanlarda insan giderek hem kendine hem de birbirine yabancılaşıyor. Her geçen gün biraz daha yalnızlaşıyor. Aynı zamanda rekabet yarışının da hırslandırdığı insan kolay para kazanmanın, kumar girdabına dalmanın envai çeşidine bir tıkla kolayca ulaşabiliyor. Oynadıkça duyduğu haz bir zaman sonra kontrolü eline alıyor. Kişi kolay yoldan para kazanmayı, zengin olmayı hayal ederken sahip olduğu bütün parasını hatta sadece parasını değil ailesini çocuklarını düzenli yaşamını sosyal itibarını ruhsal sağlığını kaybediyor. Hatta kişi öyle bir noktaya geliyor ki kumar oynayabilmek için gereken parayı temin etme adına sahtekârlık, dolandırıcılık, hırsızlık, zimmete para geçirme vb. yasa dışı eylemler içinde buluveriyor kendini. İşte bu yüzden Rabbimiz ‘’ Şeytan, şarap ve kumar yoluyla aranıza düşmanlık ve kin sokmak istiyor’’ diye bizleri uyarıyor. İşte bu yüzden bizim dinimizde kumar kişinin adalet vasfını düşürüyor. İşte bu yüzden Buhari’de geçen bir hadiste sevgili peygamberimiz. ‘’Kim arkadaşına, Gel seninle kumar oynayalım derse derhâl sadaka versin!” buyuruyor. Ve yine işte bu yüzden Sevgili Peygamberimiz “Hiç kimse elinin emeğiyle kazandığından daha hayırlı bir rızık asla yememiştir. Allah’ın peygamberi Dâvûd (as) da kendi elinin emeğini yerdi.” (Buhârî/Büyû/15) buyuruyor.
Kumar aynı zamanda kişiden zamanını ve zihni enerjisini de çalıyor. İradesini zayıflatıyor adeta yok ediyor. Her bağımlılık gibi elinde oyuncak ediyor. İnsanlığını unutturuyor. Dini vazifelerini unutturuyor. Rabbimizin ayet-i kerimede buyurduğu gibi kişiyi ‘’Allah’ı anmaktan ve namazdan’’ alıkoyuyor. Rabbim cümlemizi elinin emeğinin kazandığını yiyen onula yetinmesini bilen Allah’ın kötü ve pis dediği her türlü kötü alışkanlıktan uzak durabilme iradesi kuvvetli olan kullardan eylesin.
